Mufettis yardimcilari olarak sikca yaptigimiz seylerden biri, goreve gitmis oldugumuz ustadlarin bizce olumlu ve olumsuz yanlarini birbirimize anlatip, dedikodularini yapmakti. Her birimiz bu anlatilanlara gore ustadlari kafamizda biryere oturtuyor, goreve gittigimizde de onlara bu degerlendirmeler cercevesinde yaklasiyor veya mesafeli duruyorduk.
Uc yil boyunca surekli tekrarladigim dua, Basmufettis Sultan Ali YILDIZ ile mufettis yardimcisi olarak goreve gitmemek yonunde idi. Zira birden cok arkadasim bu ustad ile ciktiklari gorevlerde ciddi sorunlar yasamisti. Cok gonulden istemis olmaliyim ki, yardimcilik doneminde Ali bey ile hic goreve gitmedik. Ancak atamamiz mufettis olarak yapilir yapilmaz cikan ilk gorev Ali bey ile Kars Bakanlik Il Mudurlugunun normal denetimi idi. Kerim Bitlislioglu da yetkili mufettis yardimcisi olarak heyette yer aliyordu. Denetim yaz donemine gelmisti ve biz haric goreve giden yaklasik 10 ekibin tamami sahil sehirlerine gidiyordu. Bu durumu biraz sitem biraz saka karisimi Ruhi beye hissettirdigimde gulumseyerek; Kars’i Ali bey in ozellikle istedigini, ama bizim acimizdan bu adaletsizligi ileride telafi edecegini soyleyecekti.
Gorev suremiz 40 gundu ancak goreve basladiktan sonra yine Ali bey’in talepleri dogrultusunda Kars Kazcilik Uretme Istasyonunun denetimi de gorevimize ilave edilerek sure iki aya uzatildi.
Ucumuz de ayni odada calisiyorduk. Daha dogrusu gunun buyuk kisminda Ali bey gelen misafirlerini agirliyor, onlarla sohbet ediyor biz de calismaya calisiyorduk.
Bu sure zarfinda kafami en cok karistiran seylerden biri, Hakkari Polis Evinde kalirlarken teroristlerin polis evine acmis olduklari atese Ali bey’in nasil karsilik verdigi idi. Degisik zamanlarda birden fazla kisiye yapilan farkli anlatimlar, olayi, her seferinde tekraren dinleyen bizler icin, oldukca karmasik bir hale getiriyordu.
O gun odada yalniz calismaktaydim. Telefon caldi. Yerimden kalktim Ali bey’in masasinda bulunan telefonu acarak “Buyrun?” dedim. Karsidaki bir bayandi ve biraz da kaba bir ifade ile “Kimsin?” dedi.
– “Kimi aramistiniz?”
– “Evladim soylesene kimsin sen?”
– “Hanimefendi telefon gorusmelerinde adaptandir. Once ariyan kisi kendini tanitir. Sonra kiminle gorusmek istedigini soyler. Karsidaki de ona gore cevap verir. Kimi aramistiniz siz”
Izahat uzerine bir duruklama oldu karsidaki bayanda. Sasirmisti. Bu defa biraz urkek biraz ne diyecegini bilmez bir sekilde geldi cevap.
– “Bennn…. Ben mufettis bey ile gorusecektim.”
– “Buyrun, ben mufettisim.”
Cok hosuma gitmisti kendimi boyle tanitmak. Neticede uc yillik emek, sitresli bir sinav ve sikintili bir atama surecinden sonra nihayet mufettistim.
– “ Aaaaa Ali bey sesiniz ne kadar genc geliyor.”
– “Yok ben mufettisim ama Ali bey degilim. Ali bey disarda. Dondugunde aradiginizi iletirim. Kim ariyordu diyeyim?”
– “Mufettis bey kusura bakmayin size -evladim- diye hitap ettim ama sesiniz o kadar genc geliyordu ki… Ben Mugla Tarim Il Muduru Ayten…”
– “Sesimin genc gelmesi dogal Ayten hanim zira Kurulun en genc mufettisi benim…”
Biz ve bizden sonra baslayan grupta benden daha genci yoktu gercekten. Dolayisiyla uzun sure Kurulun en genc mufettisi, basmufettisi ve baskan yardimcisi olarak gorev yaptim. Emekli oldugum donemde Kurul Baskanligi yapan Erdal bey; neden genc yasta emekli oldugumu sordugunda soyle diyecektim:
“Teftis Kurulunda goreve basladigimda en genc mufettis yardimcisi idim. Ilerleyen yillarda en genc mufettis, en genc basmufettis, en genc baskan yardimcisi olarak calistim. Sonra siz geldiniz baskan oldunuz. Baktim benden gencsiniz ve en genc baskan olma sansim kalmamis… Bari en genc emekli olan mufettis olayim dedim.”
Kahvaltilarimizi Il Mudurlugunun misafirhanesinde yapiyorduk ve Ali bey’e hemserilerince gosterilen ihtimamdan biz de nasipleniyorduk. Her sabah irice bir dilim petek bal, yaninda ozel secilmis tereyagi ve kars kasari… Balin, tereyagi ve kasarin o kadar lezzetlisini daha sonraki yillarda nadiren yiyecektim ama ilerleyen gunlerde “Bal yiyen baldan usanir” ata sozumuzun pratik olarak dogrulandigini da gorecek soyle bir dilim beyaz peynir iki dilim kirmizi domatese ozlem duyamaya baslayacaktim.
Il Mudurlugunun denetimini genel olarak tamamlamis Ilce mudurluklerinin denetimine baslamistik. Ali bey guvenli olmadigi gerekcesi ile Kagizmana gitmemizi istemiyordu. Ilce Mudurune soyleyelim denetleyecegimiz yillara ait dosyalari buraya getirsin, incelememizi burda yapalim teklifini getirdi. Konuyu Kerim bey ile degerlendirdik ve bunun dogru olmayacagina karar verdik. Bakanligimiz personeli o ilcede yillarini gecirirken bizim bir gunlugune seyehatten cekinmemiz etik degildi. Ali bey’e dilerse kendisinin Kars’ta kalarak oradaki isleri toparlayabilecegi ancak bizim Kagizman’a gitmek istedigimizi usulunce soyledik. Bu denetimi Cuma gunu yaparak oradan Igdir’a gecmek ve hafta sonunu Igdir’da gecirmek istiyorduk. Heyet baskani olarak izin verdi ancak yine de guvenlik riskini dile getirerek bir daha dusunun dedi.
Biz birdaha dusunmus Igdira kadar gitmisken oradan da Nahcivan’a gecmeye karar vermistik. Kerim bey’in sinif arkadasi Selami bey Igdir Valiligi’nden gunu birlik gidis gelis icin adimiza izin formu hazirlatacakti.
Kagizman denetimi ve Igdir seyahati sorunsuz gecti. Cumartesini Igdir’da gecirecek Pazar gunu de Nahcivana gidecektik ancak Kerim bey birden nufus cuzdaninin ve kurum kimliginin Kars’ta kaldigini hatirladi. Gumruk kapisinda ibraz edebilecek hic bir kimlik belgesi yoktu yaninda.
Sanirim Selami bey’in tavsiyesiyle misafirhane gorevlisi Kerim bey’in kimligini misafirhaneden alip bir fotokopi cektirdi. Onu bize faks ile gonderdi. Kirmizi bir muhur murekkebi bulduk, zira anlatilanlara gore Nahcivanda kirmizi murekkep ile muhurlenmis bir belge, orijinalinden daha cok itibar goruyordu. Ve ben ilk olarak Kagizman Ilce Mudurlugu Teftis Defetini muhurlerken kullandigim 77 numarali Mufettis muhrumu ikinci sefer o fotokopiyi “aslinin aynidir seklinde” onaylayarak kullandim. Nahcivan ziyareti sorunsuz bir sekilde gecmis ve ben ilk yurt disi seyahatimi bu vesile ile gerceklestirmistim.
Bu anilari kaleme alirken beni halen rahatsiz eden tek husus ise kullandigimiz arabanin Kars Tarim Il Mudurlugu Dernegine ait olmasi ve yakit giderlerinin bu dernek tarafindan karsilaniyor olmasiydi.
