Ankaranın Orta Yeri Güvenpark ama…

 

Tarim Orman ve Koyisleri Bakanliginin Millimüdafaa caddesindeki binasindan mutlu ayriliyordum. Guvenpark’da, tam da Ataturk ‘un “Turk Ovun Calis Guven” veciz sozunun taslara kazindigi anitin onunde, ilk problemi cozmus olmanin verdigi guven ile “Bu is tamam” dedim kendi kendime.

İlk olarak 1986 yilinda, yine Bakanligin acmis oldugu Muhendis alim sinavlari icin uc sefer gelip birer gece kaldigim ama Kizilay ve eski terminal guzergahi disinda hicbir semtini  bilmedigim bu sehiri tanimaya ve sevmeye baslamaliydim artik.

Siirt’ten ayrilirken gorüslerini aldigim meslek buyugum Ismail Demir’in tavsiyesi dogrultusunda meslek örgütümüz Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birligine gidip tanismak ve üyelik islemlerini baslatmak üzere hizmet verdigi binayi aramaya basladim. Kizilay meydanina cok yakin oldugunu duydugum icin ilk etapda kimseye sormadan da bulacagimi dusunerek kalabaligin arasina daliverdim. Bir süre sonra, yanlis hatirlamiyorsam Karanfil Sokakda bir binanin ücüncü katinda bir tabela dikkatimi cekti. “Ziraatcilar Dernegi” yaziyordu tabelada. Ziraat Muhendisleri Odasini, Ziraat Muhendisleri Birligini biliyordum ama bu dernegin ismi ile ilk dafa karsilasiyordum. Neticede adres sormak icin ideal bir yer olacagini düsünerek ücüncü kata cikip selam vererek girdim iceriye. Beni düzgün giyimli genc biri karsiladi. Ziraat Muhendisi oldugumu, Siirte calistigimi, Ankarayi bilmedigimi ve Ziraat Muhendisleri Birligini aradigimi soyledim. Cok samimi bir tavirla masasindan kalkti

-“Gel balkona cikalim, sana ordan tarif ediyim daha kolay olur.” dedi. Birlikte ciktik balkona.

-“ Bak su cadde Tunus Caddesi. Burdan yukari dogru yuru. Su gozuken yuksek bina Petrol Ofisi Genel Mudurlugu. Onun onunden gececeksin. Biraz daha yukarida TUBITAK’in binasini gorursun, onu da gec. Bes dakika daha yuru sag kolunun uzerinde gorürsün Ziraat Muhendisleri Birligini.”

Cok tesekkur ettim bu yardim sever arkadasa. Elini sıkıp ayrildim yanindan. Gorerek tarif aldigim icin isim oldukca kolaydi. Isaret ettigi nirengi noktalarini tek tek bularak Tunus Caddesinden yukari dogru cikmaya basladim.

TUBITAK’in binasini geceli 5 degil 10 dakika olmustu ama ben halen sag kolumun ustunde Birligin binasini goremiyordum. Kugulu park biraz kafami karistirmisti. O noktada yanlis bir yon sectigimi dusunerek geri dondum tekrar denedim. Sadece sag tarafi degil sol tarafi da taradim ama nafile. Sonunda birilerine daha sormaya karar verdim. “Bu yakinlarda biryerde olmali” diye basladigim dialoklarin hic biri olumlu netice vermedi. Kimse bilmiyordu Ziraat Muhendisleri Birligini. Adres konusunda daha bilgili olabilecekleri dusuncesi ile bir taksiye bindim. Taksici;

– “ Ziraat Muhendisleri Birligini bilmiyorum ama Kizilayda Insaat Muhendisleri Odasini biliyorum.” dedi.

-“Tamam beni oraya gotur.”

Neticede buradan aldigim yeni tarif ile esasen Ziraatcilar Dernegine yürüyerek 5 dakika mesafede olan Birlik binasini bulmustum.

Cok sonra ogrendim ki Ziraatcilar Dernegi siyaseten Ziraat Muhendisleri Birligi yonetimi ile  farkli dusunen insanlarin orgütlendigi bir olusummus.

Elini sıkarak tesekkur ettigim o arkadasa gelirsek; Tasradan Baskent’e yeni gelmis Mehmet Akif Bahadir’a bu büyük sehirde herkese güvenilmeyecegi konusundaki ilk dersini veriyormus. 🙂

Genel altında yayınlandı.

Yorum bırakın